Artık biliyoruz ki algıladığımız madde gerçeğin sadece küçük bir kısmı; görünmeyen diğer kısmı ise kuantum enerjidir.
Nobel ödüllü profesör Carlo Rubbia foton parçacıkları (enerjinin en küçük birimi) ile nükleonlar (madde) arasındaki ilişkinin 1 milyarda : 1 olduğunu göstermiştir.
Bu demek oluyor ki görebildiğimiz organizma ya da madde gerçeğin milyarda biridir; kalanı gözle göremediğimiz enerji alanıdır.
Dr. Bradley Nelson diyor ki; “elinizi mikroskobun altına koyun ve mikroskobun ayarlarını 20.000 kez büyütün. Hücreler ile dolu bir alan göreceksiniz. Mikroskobun ayarlarını büyütmeye devam edin, molekülleri, daha sonra molekülleri oluşturan atomları görürsünüz. Bu atomları büyüttüğünüzde elektronları, protonları, nötronları ve diğer atom altı parçacıkları oluşturan enerji bulutlarını görürsünüz. Eliniz katıdır ama sürekli titreşen dinamik bir enerjiden oluşur.”
Newton fiziğinde; duyguların, tutkuların, sezgilerin ve hayal gücünün değeri yoktur. Doğayı nesneleştirir ve bizi doğadan ayırır. Bilinç, ruh, özgürlük ve seçimlere yer yoktur. Kuantum bizi; maddeden parçaya, parçadan atoma, atomdan atom altı iç dünyaya, atom altı iç dünyadan dalgaya, dalgadan olasılık alemine, olasılık aleminden sonsuz öze doğru bir yolculuğa çıkarır. Bu yolculuk sırasında kendi dünyamızı keşfederiz. Bu dünyada sonsuz olasılıklar vardır.
Kuantum teorisi 20.YY başında Max Planck tarafından ortaya atılmıştır. O demlerde bilim insanları radyasyonun nasıl ilerlediğini bulmaya çalışıyordu.
Planck; radyasyonun “kuant’lar” şeklinde ilerlediğini ve yayılımın kesikli olduğunu ispatladı. Planck, 1901 ‘de “cisimlerin sonlu miktarda enerji taşıyan ve bir yay gibi titreşen küçük birimlerden oluştuğunu” söylemiştir.
Neils Bhor; “atomlarda farklı yörüngeler, enerji düzeyleri olduğunu, elektronların bu yörüngeler arasında sıçradığını, bu sıçramalar sonucunda radyasyonun “kuantlar” şeklinde yayıldığını söylemiştir.
Latincede kuanta “bilgi paketi” demektir. Felsefi olarak “olasılık” demektir.
Kuantum mekaniği; herhangi bir şey oluncaya kadar tüm olasılıklar geçerlidir ve bilimsel olarak bunların hepsi aynı anda vardır diyor.
Sabah uyandığımızda, tüm gün evde TV izlemek, markete alışverişe gitmek, arkadaşlarımızla buluşup kahve içmek, sahilde yürüyüş yapmak vs. bunların hepsi o gün için bizim olasılıklarımız.
Yani hepsi aynı anda enerji boyunda mevcut.
Biz, birini yapmaya karar verdiğinizde ve eyleme geçtiğimizde artık bizim gerçekliğiniz olur. Hayal ettiğimiz, gerçekleşmesini istediğimiz tüm arzularımız da aslında enerjisel boyutta olasılık olarak mevcut. Biz arzu ettiğimiz şeye kesin karar verdiğimizde ve gerçekleşmesi için eyleme geçtiğimizde, maddi boyutta bizim gerçekliğimiz oluyor. Tüm kalbimizde gerçekleşeceğine inanmak, takıntı haline getirmeden kendimizden emin bir şekilde hayalimizin gerçekleşmesi için doğru adımları atmak gerekiyor.
Kuantum felsefesi; düşüncelerin, kelimelerin, duyguların ve inançların gücünü ve etkilerini vurgular. Düşünce (zihin), kelime (dil) ve duygular (kalp) aynı doğrultuda olmalı.
Kuantuma göre bilgisiz bir insan yoktur. Bilinçsiz insan vardır.
Çünkü elektronlar bilgi taşımaktadır.
Önce kendimizi, sonra geriye kalan her şeyi affetmenin “bilincine” ulaşmak için Bi’akıl’daki Online Duygu Atölyesi; Affetmek Nedir? Online temasıma katılabilirsin.
Mevlana “Dünyada olabilecek her bir olay için misal aleminde sayısız ihtimal uyur. Siz ağzınızdan çıkardığınız sözler ile o ihtimalleri uyandırırsınız. Güzel kelimeler söyleyin ki güzel ihtimaller uyansın. İnsanın kaderine müdahalesi buradadır.” demiş.
O zaman güzel ihtimalleri uyandırmak için güzel düşünmeye başlamanın tam zamanı.
Güzel düşünmeye nereden başlayacağını bilmiyorsan, app.biakil.com‘daki temaslarıma göz atabilir, birlikte iyilik enerjisini paylaştığımız temas gruplarımıza dahil ol.